III. GAP VE SANAYİ KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ (19 Ekim 2003 Diyarbakır)
Güneydoğu Anadolu Bölgesi; doğal kaynak ve nüfus niceliği yönünde büyük bir kalkınma potansiyelini kendi bileşkesi içinde taşımaktadır. Buna karşın; bölge, sanayi, tarım, sosyo – kültürel, eğitim, kentsel ve konut yerleşimi bileşenleriyle, ekonomik yapı bağlamı içerisinde, ülke ortalamasının gerisinde kalmaktadır. Bu somut yaklaşımlardan hareketle; III. GAP ve Sanayi Kongresi entegre bir bölge kalkınma planı olan Güneydoğu Anadolu Projesi’nin işleyiş sürecini, işlevsel yapısını, bölgenin nüfus ve kaynak potansiyeli açısından değerlendirilir. Bölge sanayisine yerel hammadde ve üretim çeşitliliği ilişkisinde perspektifler sunar. Mekansal yapılanma ve sanayi stratejileriyle bölge ve ülke tüketicisinin ihtiyaçlarına dönük yaklaşımlar geliştirmeyi amaçlar.
Dünyanın makro düzeyde yeniden planlandığı günümüzde GAP projesi akıbeti belirsiz ve sahibi olmayan bir proje görünümü vermektedir. Yukarıda anılan amaçlardan hareketle 18-19 Ekimde gerçekleştirdiğimiz III. GAP ve Sanayi Kongresinde aşağıdaki sonuçlara varılmıştır.
1- 1999 yılında GAP kapsamındaki illerde yapılan 2003’te de Diyarbakır ili itibarı ile güncellenen sanayi envanterlerinden hareketle;
· Bölge sanayisinin ciddi bir gelişme sağlayamadığı
· Bölgedeki işletmelerin hedef pazarı bölge ve yurtiçi pazarlar olduğu
· Bölgede varlığını sürdüren firmaların sermaye ve köken bakımından aile firmaları ve geçmişe dayalı kökenli olduğu, bireysel girişimlerin süreç içerisinde varlığını sürdüremediği
· Varlığını sürdürebilen firmaların mühendis vb. teknik elemanları istihdam ettiği ve bu istihdamın firmanın ayakta kalmasında önemli bir etken olduğu tespit edilmiştir.
2- GAP bölgesinde kentlerin, sanayi bölgelerinin ve tarım alanlarının bilimsel bir planlaması yapılmalıdır.
3- GAP bölgesinde uygulanan ulaştırma politikaları proje ile bir paralellik arzetmemektedir. Bölgede hammadde, sanayi bölgeleri ve Pazar alanları göz önünde bulundurularak ulaşım ve altyapı oluşturulmalı, bölgeyi denizlere ve ortadoğuya bağlayacak demir yolları yapılmalıdır.
4- GAP bölgesi hidroelektrik potansiyeli ve üretimi ile ülke ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılamaktadır.
· Bölgedeki enerji kaybının nedeni iletim hatlarının eski ve yetersiz olması ve alt yapı eksiliğidir.
· Ülke elektrik ihtiyacının %25’i bölgeden karşılanırken elektrik kilovat/saat fiyatı Türkiye ortalamasının üzerindedir.
· Bölge sanayisi enerji yetmezliğinden, altyapı eksikliğinden ve pahalı tarifeden dezavantajlı olarak etkilenmektedir.
· Bölgede kişi başına tüketilen enerji miktarı ülke ortalamasının altındadır.
· Olağanüstü durumlarda ihtiyaç duyulan mobil santraller (yüzer-gezer) bölgede kalıcı-sabit bir şekilde yoğunlaşmaktadır. Bu santrallere devlet tarafından verilen alım garantisinden kaynaklı ülke ekonomisi ciddi zarara uğratılmakta ve bu santraller bulundukları kentlerde halk sağlığını tehdit etmektedir.
5- GAP projesi kapsamında enerji sektöründeki gerçekleşme %80 lerde iken tarımsal sulamada %10 lar civarındadır. Bu çelişkili durum projenin “bölgesel kalkınma” ruhuna dair kuşku uyandırmakta ve bölge tarımını olumsuz etkilemektedir. Tarımsal ve sulama projelerinin biran önce bitirilmesi için gerekli planlama ve kaynak transferinin yapılması sağlanmalıdır.
6- Bölgede tarım ve mera arazilerinin büyük çoğunluğu küçük bir azınlığın mülkiyetinde bulunmaktadır. Tarım üreticilerinin büyük bir oranı yarıcı olarak çalışmaktadır. Dolayısıyla; yeni tarım arazilerinin de sulamaya açılmasıyla beraber toprak mülkiyeti önemli bir sorun teşkil etmektedir. Toplumsal bir kalkınmadan ve adil bir pay almadan söz edebilmemiz için toprak mülkiyeti adil bir şekilde yeniden düzenlenmelidir.
7- Bölgede, okur-yazar oranı ülke ortalamasının altında iken bölge kırsalındaki oran bölge ortalamasının da altındadır. Cinsler arasındaki karşılaştırmada da kadın nüfusunun okur-yazar oranı oldukça düşüktür. Okur – yazar oranının ülke ortalamasına çıkarılması ve cinsler arasındaki farklılıkların giderilmesi için çalışmalar hızlandırılmalıdır.
8- Bölgesel kalkınma projesi (GAP) kapsamında olan; büyük alanların sulu tarıma açılması, Bölge sanayiisinin gelişmesi ve bölgeler arası gelişmişlik farkının nisbi oranda da olsa giderilebilmesi noktasında projenin devlet tarafından ciddi olarak desteklenmesi ve bitirilmesi için gerekli planlamalar yapılmalıdır.
9- Bölge girişimcisi maddi ve ayni olarak desteklenmeli, istihdama yönelik kamu yatırımları yapılmalıdır.
10- Kamu ve özel girişimlerin verimli kılınması için devlet tarafından eğitim ve teknoloji desteği verilmelidir.
11- Küreselleşme sürecinde dünyanın makro ölçekte planlanmasıyla beraber ulusların mikro kalkınma ve yatırım alanları atıl kalmaktadır. Dolayısıyla Türkiye’nin de dünyaya entegre edildiği bu süreçte GAP projesi sahipsiz, başıboş bir görünüm vermektedir. GAP projesi devlet tarafından sahiplenilmeli ve bitirilmesi için bütçe ayrılmalıdır.
12- Avrupa Birliğinde bölgeler arası gelişmişliği dengelemek için birlik tarafından ciddi fonlar mevcuttur. AB’ye girme sürecinde olan Türkiye AB’den sağlanacak bu fonları GAP projesine aktararak bölgesel kalkınmayı sağlanmalıdır.
13- Tarımsal kalkınmanın en önemli araçlarından biri üreticilerin örgütlenmesidir.Üreticiler kooperatifçilik konusunda devlet tarafından eğitilmeli ve teşvik edilmelidir.
14- Üreticilere doğrudan gelir desteği verilmeli ve ürün çeşitliliği ayrıca desteklenmelidir. Devlet; bölgesel ürün çeşitliliğini de göz önünde bulundurarak bölge ve ürün bazında tarım politikaları geliştirmelidir.
15- Bölgenin hayvancılık potansiyeli ve kültürü mevcuttur. Çayır-mera alanları oluşturulmalı ve hayvancılık teşvik edilmelidir.
16- Organik tarım teşvik edilmeli, boşaltılmış köyler ve sınır boyunca mayınlanmış bölgeler mayınlardan temizlenerek organik tarıma açılmalıdır.
17- GAP projesi ve master planlarının hazırlanması ve planlanması süreci katılımcılıktan uzak, sivil toplum örgütleri ve ilgili toplumsal kesimlere rağmen işletilmektedir. Bu durum projenin sahiplenilmesi ve başarısını etkilemektedir. Bunun içinde Bölgesel Master planlarının hazırlanmasında sivil toplum örgütleri ve ilgili toplumsal kesimlerin katılımı sağlanmalıdır.
18- GAP projesinin ürettiği katma değer, projenin bitirilmesi için kullanılmalıdır.
19-Zorunlu göçlerle üretimden koparılan ve kent varoşlarına sürüklenen bölge köylüsünün köylerine geri dönüşlerinin önü açılmalı, üretime tekrardan katılımları sağlanmalıdır.
Sonuç olarak; GAP projesinin katılımcı bir ruh ile tekrardan ivmelendirilmesi, bölge sanayisinin gelişmesi, bölgesel kalkınmanın sağlanması, toplumsal refah ve huzurun sağlanması ve sosyal yaşamın yeniden düzenlenmesi ancak barışçıl demokratik bir ortamda mümkündür. Dolayısıyla ülke demokrasisinin istikrarlı bir zemine oturması için yapısal reformlar gerçekleştirilmeli, bölgenin özgün sorunlarına ilişkin insani, demokratik, sorunu geride bırakır çözümlerle karşılık verilmelidir.