BASIN AÇIKLAMASI 19.01.2005
Sosyal Devlete Bir Darbe Daha!
Köy Hizmetleri’nin Kapatılmasıyla
Türkiye’nin Kılcal Damarlarından Biri Daha Kesiliyor!
IMF ve Dünya Bankası direktifleri uyarınca, gelişmiş ülkelerde uygulanan kırsal kalkınma politikalarına karşıt bir yönelimle Köy Hizmetleri ortadan kaldırılıyor.
“Küreselleşme süreçleri” ve “yapısal reformlar” olarak adlandırılan, tarımdan enerjiye, ticaretten sosyal hizmetlere ve sosyal güvenliğe kadar uzanan çok geniş bir alanda ülkemizin üretim yapısı ve bölüşüm politikalarını uluslararası sermaye lehine kökten değiştiren; kamunun ulusal politika üretme ve uygulama kapasitesini tahrip eden düzenlemeler bütün hızıyla sürüyor. Bu amaçla ilk adım, kamu iktisadi işletmelerinin özelleştirilmesiyle atılmıştı. Şimdi ikinci adım olarak, doğrudan iktisadi faaliyet yürütmeyen ancak kamusal hizmet veren kamu kuruluşlarının parçalanarak özel sermayeye devredileceğini öngören bir geçiş süreci yaşanmaktadır.
Bu düzenlemelerden biri olan, “Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Kaldırılması”na ilişkin tasarı, TBMM Genel Kurulundan geçmiş ve konu Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulmuştur.
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 1984 yılında, “kamu yönetiminde etkinliğin arttırılması ve kırsal alana hizmetlerin bir bütün olarak götürülmesi” gerekçesiyle, Toprak Su, Yol Su Elektrik (YSE) ve Toprak İskan Genel Müdürlükleri’nin lağvedilerek birleştirilmeleri sonucu kurulmuştur.
Köy Hizmetlerinin İstanbul ve Kocaeli illerinde büyükşehir belediyelerine, diğer illerde il özel idarelerine, iskan konularına ilişkin hizmetlerinse Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlanmasını ve bunun bir yıl içinde tamamlanmasını öngören yasa tasarısı, Anayasanın 44, 45 ve 166. maddeleri ile devlet tüzel kişiliğine yüklenen görevleri kamu görevleri olmaktan çıkararak, yerelleştirme adı altında ticarileştirmekte ve özelleştirmektedir. Belediyelerle il özel idarelerinin gerek organizasyonel durum ve yetenekleri, gerekse söz konusu hizmetlerin ticarileştirilmesinin bu kurumlarda yol açacağı yozlaşma gözetildiğinde, üstlenecekleri bu yükün altından kalkamayacaklarını daha şimdiden söyleyebiliriz.
Bunu Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün geniş faaliyet sahalarından görebiliriz. Köy Hizmetleri, köy ve bunlara bağlı yerleşim birimlerinin yollarını yapmak, bu yerleşim birimlerini yeterli ve sağlıklı içme suyuna kavuşturmak, toprak ve su kaynaklarını geliştirmek, bu amaçla çiftçilere kredi vermek, teknik yardım projeleri hazırlamak, köy içi sosyal tesisleri yapmak, evini yapan vatandaşa konut kredisi vermek, yurtdışından göç edenlere iskan sağlamak, sulama ve hayvan içme suyu temini amacıyla gölet, bent, kanal gibi tesisler yapmak, toprak muhafaza tedbirleri vermek, arazi toplulaştırma, tarla içi geliştirme hizmetleri ve çeşitli drenaj tesisleri yapmak, toprak ve su kaynaklarının geliştirilmesi ile ilgili araştırma çalışmaları yapmak görevlerini başarıyla yerine getirmiştir. YSE Genel Müdürlüğü’nün kurulduğu 1965 yılından bu yana ülkemizde yolu olmayan köy kalmamıştır ve toplam yol ağı bugün 294.000 km’ye çıkmıştır. Türkiye’de şehirlerarası hizmet veren Karayolları yol ağının 60.000 km olduğu göz önüne alınırsa yapılan iş ve katedilen mesafenin önemi daha iyi anlaşılacaktır. Aynı şekilde Köy Hizmetlerinin, DSİ’nin yarısı kadar sulama hizmeti sunduğu ve Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün yaptığı arazi toplulaştırmasının birkaç katını yaptığı da bir gerçektir.
Köy Hizmetleri kırsal kesimde yaşayan ülke nüfusunun 25 milyonu yani %35’lik bölümüne birçok yaşamsal hizmet götüren önemli bir sosyal hizmet alanıdır ve şimdi bu alan yok edilerek kırsal yaşamımız önemli sarsıntılara maruz bırakılmaktadır.
Öte yandan basın ve kamuoyunun dikkatini, bilinçli ve ulusal düzeyde bir su politikası izlenmediği takdirde ülkemizin çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceği, toprak ve su kaynaklarının titizlikle korunması gerektiği noktalarına çekmek istiyoruz. Köy Hizmetleri konusu böylesi ulusal ölçeklerden hareketle de değerlendirilmelidir.
TMMOB
MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
Oda Sekreteri
Ali Ekber ÇAKAR