TMMOB Makina Mühendisleri Odası Birlik, Mücadele, Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Alanlarda Olacaktır

TMMOB Makina Mühendisleri Odası

Birlik, Mücadele, Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Alanlarda Olacaktır

Türkiye kapitalizmini yeni bir sermaye birikimi sürecine yönlendiren 24 Ocak 1980 ekonomi kararları sonrasında uygulanan serbestleştirme politikaları, bilindiği üzere bugünkü iktidarla doruğa ulaşmıştır. Sanayi ve çalışma yaşamında gerçekleşen dönüşümler 12 Eylül’ün ekonomi politikalarının devamı ve emek aleyhine düzenlemelerin yeni bir evresi niteliğindedir. Bu kapsamda sanayide küresel rekabet ile ucuz işgücüne dayalı fason üretimi ve taşeronlaşmayı ön plana çıkaran yöntem, strateji ve modeller; esnek üretim, yalın üretim, toplam kalite yönetimi ve benzeri yapılanmaları gündeme getirmiştir. Bu durum, sermaye kârlarının azamileşmesi, ücretlerin ve istihdamın düşürülmesi, mühendisliğin işlevsizleştirilmesi, sömürünün yoğunlaşmasını beraberinde getirmiştir. Yaratılan katma değerin dağılımında ücretlerin payı azalmakta, kârlar ve faiz ödemelerinin payı ise artmaktadır. Bu politikalar sonucunda sanayi istihdamı yüzde 19,2’ye gerilemiş, sanayi sektöründe işsizlik yüzde 15’in üstüne, sektörler toplamında ise yüzde 20’ye çıkmıştır. Önemli bir gösterge olan emek verimliliği 2002–2011 yıllarında yüzde 70’e ulaşmasına karşın reel ücretler yüzde 12,5 gerilemiştir. Bu oran bazı sektörlerde çok yükselmekte, örneğin makine ve ekipman kurulumu alt sektöründe yüzde 26’ya çıkmaktadır.

AKP iktidarı ile yeniden şekillenen emek piyasasında güvencesiz ve esnek işgücü biçimleri yaygınlaşmakta, emeğin değeri düşürülmekte, çalışma koşulları daha da ağırlaşmaktadır. Çalışma yaşına gelmiş insanların yarısı bile istihdama dahil değildir. İstihdamın yüzde 42,1’i kayıt dışıdır. Özelleştirmeler sonrası işten çıkarmalar yüzde 68,2’ye sendikasızlaştırma oranı yüzde 89’a ulaşmıştır. Kamuda gerçek sendikaların içinde yer almadığı bir toplu sözleşme düzeni yaratılmaya çalışılmaktadır. Sendikalaşma oranı yüzde 11’e gerilemiştir. Eşitsiz koşullardaki toplu iş sözleşmeleri sendikalıların yüzde 20’sini ancak kapsamaktadır.

Emek-gücü piyasasının yeniden yapılandırılmasını hedefleyen “Ulusal İstihdam Stratejisi” bu doğrultudaki düzenlemeleri çeşitli yasalara içerme yoluyla parça parça uygulanmaktadır. Esnek çalışma modelleri, mesai saatlerinin yeniden düzenlenmesi, özel istihdam büroları-geçici iş ilişkisi ve bölgesel asgari ücret, çalışanların aleyhine olarak yeniden düzenlenecektir.

TBMM gündeminde bulunan Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı mevcut sorunları artıracak; İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun Tasarısı da işçi sağlığı ve iş güvenliğini piyasaya açarak bu alandaki sorunları derinleştirecek, yeni “iş cinayetleri”nin önünü açacak bir mahiyettedir.

Bu koşullarda kutlayacağımız 1 Mayıs, vahşi sömürü düzeninin yarattığı yıkımlara karşı emeğin haklarının ve başkaldırısının kürsüsü olacaktır. TMMOB Makina Mühendisleri Odası işçilerin, tüm emeğiyle geçinenlerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma gününü kutlamaktadır. Odamız Taksim’de ve Türkiye’deki bütün 1 Mayıs alanlarında yerini alacak ve bütün emekçilerin başka bir dünya ve Türkiye özlemini paylaşacaktır.

Ali Ekber ÇAKAR

TMMOB Makina Mühendisleri Odası

Yönetim Kurulu Başkanı

Please follow and like us:

Tarih: Mayıs 17, 2018, kategoriler: Basın açıklamaları Yazar: